Derimize adeta tuvale aktarılan bir resim gibi uygulanan dövme sanatı, kadın erkek, genç yaşlı herkesin vücuduna rahatlıkla yaptırdığı bir sanat haline dönüştü. Doğma büyüme Maltepe’li ödüllü dövme sanatçısı Alper Kasım’la dövme sanatı üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
Bildiğimiz kadarıyla eski bir Maltepe’lisiniz?
Evet, Maltepe’de doğdum ve büyüdüm. Babam Maltepeli ressamlardandır ve aynı zamanda Hat sanatçısıdır. Ailece Maltepeli olmanın keyfini ve güzelliğini doya doya yaşamış birisi olarak Maltepe’ye olan sevgim anlatılmaz yaşanır cinstendir.
Dövme sanatına nasıl başladınız, kaç yıldır yapıyorsunuz?
Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk El Sanatları Tezhip Minyatür ASD mezunuyum. Dövmeye 16 yıl önce bir arkadaşım ”resmin güzel sen neden dövme yapmıyorsun?” sorusuyla başladım.
Peki, yapmayı en çok sevdiğiniz tarz ve figürler neler, bu konuda favorileriniz var mı?
Yunan tanrı heykelleri, mandala ve Japon mitolojik dövmelerini yapmaktan çok büyük keyif alıyorum. Uygulama olarak da dotwork (noktalama tekniği) en sevdiğim tarzdır. Ve bunlara ilave olarak 3D dövme yapmak da çok zevkli.
Bildiğimiz kadarıyla her sene Tattoo Convention’a katılıyorsunuz ve dereceleriniz var?
2012 yılından buyana İstanbul Tattoo Convention’a katılıyorum. Bu sene 7. Katılımımı gerçekleştirdim. Değişik kategorilerde 2 birincilik, 2 ikincilik ve 2 üçüncülüğüm bulunuyor.
Dövmecilik sanatını nasıl tanımlıyorsunuz?
Dövme yapmak diğer sanat dallarında olduğu gibi sonu olmayan bir yolculuk gibidir. Hiç bir zaman yolun bittiğini söyleyemezsiniz. Dövme görsel bir şölene dönüşmesi gereken bir sanat olduğu için; hem yapanın, hem de yaptıran kişilerin belli bir kültür birikimine sahip olması işi daha keyifli hale getirecektir. Bu aynı zamanda frekanslarında uyumu anlamına gelir ki, sonucu tam bir görsel şölene dönüşür. Dövme kültürü son yıllarda eskiye oranla toplum içinde kendine daha çok yer bulmaya başladı. Daha bilinçli dövme seven ve yaptıran insanlarla karşılaşır olduk. Bazen müşterilerim ya da arkadaşlarım bana ”usta” diye hitap etme nezaketini gösteriyorlar, sağ olsunlar. Ama ben hiç bir zaman usta olamayacağım çünkü ”usta” öğrenecek bir şeyi kalmamış insana denir. Bu anlamda usta değilim olabileceğimi de sanmıyorum zira sanat dipsiz bir kuyu gibidir.
Genelde dövme yapmaktan korkulur işin sonunda pişman da olunabilir. İlk kez dövme yaptıranlar için neler önerirsiniz, sizce nasıl bir dövme ile başlangıç yapılmalı?
Dövme yaptırmak yapmak kadar ciddiyet ister. Öncelikle ne istediğini bilmeli insan. Ömür boyu üzerinde taşıyacağın desen ya da yazının anlamının farkında olmalı. Pişmanlık duyacağı ya da sıkılacağı bir desen ya da yazı yaptırmamalı. Bizim hep söylediğimiz bir şey vardır yeri gelmişken bunu da söylemiş olayım. Kesinlikle kimse kız arkadaşının, nişanlısının, hatta eşinin adını dövme olarak koluna kazımasın. Bu taleplerle stüdyomuza gelen herkese bu uyarıyı son ana kadar yapmadan dövmeye asla başlamayız!
En sevdiğiniz dövmeniz hangisi ve hikâyesi nedir?
En sevdiğim dövmem zaman ilerledikçe hep değişiyor. Sebebi ise giderek bir öncekinden daha rafine işler çıkartıyor olmanız. Şu an için en sevdiğim dövmem Ekim ayında İstanbul Tattoo Convention’da bana 1’ncilik ödülünü getiren Perseus’un Dotwork heykel çalışmasıdır.
Dövme bakımı ile ilgili neler yapılmalı, dövmeye en iyi nasıl bakılır?
Dövme bakımı dövmenizin daha uzun yıllar renginin, kesifliğinin ve canlılığını koruması bakımından çok önemlidir. Mutlak surette güneşten korunmalıdır, güneşe çıkılması gerektiği durumlarda yüksek faktörlü koruma kremi kullanılması güneşin yıpratıcı etkisini önemli ölçüde azaltacaktır. Bu nedenledir ki dövme yaptırmak için en ideal zaman Ekim-Mayıs dönemidir.
Türk toplumunun dövmeye olan bakış açısı hakkında neler söylersiniz?
Toplumumuz da dövmeyle alakalı algı gün geçtikçe daha ılımlı hale geliyor. Eskiden olduğu gibi dövmeli insanlara kötü gözle bakılmıyor artık. Bunun en büyük sebeplerinden biri artık bu işin sanatsal düzlemde icra ediliyor olmasıdır. Demek ki sanat kalpleri yumuşatır dersek yanlış bir şey söylemiş olmayız.
Maltepe.Com: Kesinlikle haklısınız. Bizce de sanat insan tornası dır ve bu tornadan geçmeden insan olabilmek mümkün olmuyor. Bu güzel sohbet için teşekkür eder, çalışmalarınızda başarılar dileriz.
Alper Kasım: Bende ilginiz ve güzel sohbetiniz için teşekkür ederim.
0 YORUM