Dünyada yüksek teknolojinin kullanıldığı en büyük sektör nedir diye sorarsak, muhtemelen aklınıza gelen ilk şey havacılık sektörü olacaktır. Peki, milyonlarca insanın uçtuğu uçak ve jetlerde temizlik işlemleri nasıl yapılıyor, bu konuda fikriniz var mı?
Dünya genelinde hava araçları ile ulaşım gün geçtikçe artıyor ve hava yolu firmaları bünyelerine sürekli yeni uçaklar dahil ediyor. Uçak dış cephe ve iç mekan temizliğinde ekolojik temizlik ürünleri uçak temizliğinde gelinen son noktayı temsil ediyor. Nano teknoloji kullanılarak doğaya zarar vermeyen su bazlı ekolojik ürünler, uçak yüzeyinde anti statik alan oluşturarak hem uçak boyasının korunmasını, aynı zamanda da yıllık %2’e varan yakıt tasarrufu sağlıyor.

Uçak temizliğinde solvent silikon içermeyen, çevre ve atık su dostu ürünlerin kullanılması ve uçak temizlik ürünlerinin yüksek PH değerinde olması kuvvetli ve etkin temizlik sağlarken, kullanılan su bazlı ve ekolojik temizlik ürünleri uçağın dış yüzeyine zarar vermiyor. Maalesef günümüzde birçok uçak firması agresif temizlik ürünlerini tercih etmektedir. Agresif ve aşındırıcı niteliklere sahip temizlik ürünleri, uçak boyasına zarar vererek tehlikeli uçuşlar yapılmasına neden oluyor.
Uçak iç ve dış kısım temizliğinde, özel araç ve ekiplere ihtiyaç duyuluyor.
Türkiye’de uçak temizliğinde agresif temizlik maddelerinin kullanılıyor. Ekipler tarafından maske ve özel kıyafetlerle gerçekleştirilen uçak temizliği istenilen düzeyde yapılmamakla birlikte uçak boyasına zarar verdiği için tehlike arz etmektedir.

Neden Temiz Bir Uçak?
Avrupa’da faaliyet gösteren uçak temizlik ve havacılık şirketleri, Ekolojik Teknik Temizlik ürünleri kullanmak suretiyle, uçak dış yüzeyinde oluşturulan anti-statik etki sayesinde, % 0,5 ila % 2,0 oranında yakıt tasarrufu sağlamaktadır. Avrupalı havacılık şirketlerinin, uçakların iç ve dış yüzey temizliği konusundaki yüksek farkındalığı, doğaya ve insan sağlığına zarar vermeyen, su bazlı ürünleri tercih etmelerine etken rol oynamaktadır. Günümüzde Lufthansa, Cargolux gibi büyük kuruluşlar, Ar-Ge çalışmalarına büyük bütçeler ayırarak, konusunda uzmanlaşmış profesyonel şirketleri tercih ediyorlar, böylece yılda 20 Milyon Euro’luk kazancı kasalarında tutmuş oluyorlar.

Her şey tasarruf demek değil!
Nano teknoloji sayesinde geliştirilen ekolojik temizlik ürünlerini kullanan şirketler, sağlamış oldukları kazancın yanı sıra, doğa ve insan sağlığının korunmasına yönelikte sağladıkları katkıyla, önemli bir misyonu yerine getiriyorlar.
Dünya genelinde bulunan tatlı su rezervleri her geçen gün azalıyor ve yok oluyor!

Ekolojik temizlik ürünleri %96 oranında “biyobozunur” özelliğe sahip olduğu için, içme suyunun karakteristik özelliklerine zarar vermiyor. Böylece atık su ve arıtma tesis ihtiyacının da ortadan kalkmasına ve atık bertaraf maliyetlerini “0” noktasına kadar çekebiliyor.
Türkiye’de yer sıkıntısından dolayı birçok havalimanı tatlı su rezervlerine yakın bir konumda bulunuyor. Tatlı ve yer altı su kaynaklarını koruma açısından ekolojik temizlik ürünlerinin tercih edilmesi, şirketlerin çevreye olan duyarlılığı ve hassasiyetini ortaya koymaktadır.
Reach ve Haccp tüzüğüne uygun muyuz?
Yurt dışında uçak temizlik ürünleri üreten kimya şirketleri, “REACH ve HACCP” Tüzüğüne uygun olarak üretim yapmak zorundalar. Türkiye’de “REACH ve HACCP” Tüzüğü 01.06.2015 tarihinde Avrupa Direktifleri kapsamında uygulamaya geçti. Hazırlanan tüzüğün henüz başlangıç aşamasında olması, Türkiye’de ki şirketlerin hala korozif (agresif) kostik ve asidik bazlı ürünleri kullanmalarını mümkün kılıyor. Mevcut şartlar, ülkemizin temiz su kaynaklarını ve yer altı su kaynaklarının asil karakteristik özelliklerini değiştirmektedir. Asidik ve kostik ürünlerin bileşiminde bulunan azot oksit ve kükürt oksitler; yağmur, kar, sis, çiğ veya kuru parçacıklar halinde tekrar yeryüzüne düşerek insan ve çevre sağlığına neden olan asit yağmurlarını oluşturmaktadır.
0 YORUM